CHP Önderi Kemal Kılıçdaroğlu nun başörtüsüne de teminat olması emeliyle TBMM ye verdiği yasa teklifi Escort bayan gündem oldu
Başörtüsüne de yasal garanti verin yasa teklifi ve Erdoğan ın karşı atılımı nedeniyle Kılıçdaroğlu na tenkitler yöneltildi
Gazeteci Fikret Bila mevzu ile ilgili Kılıçdaroğlu ile görüştü
Röportajda Kılıçdaroğlu Bayan escort başörtüsü kanun teklifine ait “‘
CHP gelirse başınızı açmanız için sizi zorlayacak kamudan atacak kazanımlarınızı kaybedeceksiniz’ diye konuşmaya başlamışlardı Artık artık bu türlü istismar edecekleri kara propaganda yapacakları bir imkan kalmadı Escort ellerinde dedi.
Bila’nın Kılıçdaroğlu’na hususla ilgili yönettiği sorular ve aldığı yanıtlar şu formda:
Fikret Bila Yasa teklifiniz gündem oldu. “Başörtüsüne yasal garanti sağlayalım” açıklamanızın akabinde yasa teklifini verdiniz. “Gündemde bu türlü bir mevzu yokken Kılıçdaroğlu neden bu teklifi yaptı. Gündemde yüksek enflasyon, iktidara yönelik rüşvet savları, toplumsal medyaya sansür yasası vardı. Bu bahisler dururken, sorun olmayan başörütüsü-türban üzere bir bahiste teklif verilmesi gündemi değiştirdi, Erdoğan’a koz verdi, Erdoğan’a pas verdi, o da gole çevirdi, niçin 4 Ekim Uygar Kanun’un kabulüne denk getirildi” üzere tenkitlere ne diyorsunuz?
Kılıçdaroğlu:
Önce şunu söyleyeyim biz bayanın kılık kıyafetinin siyasetin konusu olmaktan üzerinde siyaset yapılan alan olmaktan çıkarılmasını istiyoruz Siyasi olarak istismar edilmesini istemiyoruz Bu görüşümüz yeni de değil Daha 1935 yılında CHP nin bu görüşü ortaya çıkmıştır 16 Mayıs 1935 tarihinde yapılan ve toplantıda Kadının çarşafı yasaklansın mı yasaklanmasın mı konusu 4 saat tartışılmış ve kadın kıyafetine karışılmasın kararı çıkmıştır Biz de bu görüşteyiz Bayanın kıyafetine karışılmasın Ne giyeceğine bayan karar versin Bu bizim yeni bir görüşümüz değil Birdenbire gündeme getirdiğimiz bir husus da değil Bizim verdiğimiz teklif yalnızca başörtüsüyle de ilgili değil ‘Hakim de avukatın etek uzunluğuna karışmasın ihtar yapmasın ‘ teklifidir tıpkı vakitte Hatırlarsınız bir vakitler Erdoğan Kadıköy de kadınlara bakıyorum diyordu ve kıyafetlerini eleştiriyordu Ben de kadınları mı gözetliyorsun diye eleştirmiştim Bana tazminat davası açmıştı Ben görüşümü açıklarken yasa teklifini verirken rastgele bir siyasi hesap yapmadım Özel bir gün seçmedim Gündem hesabı da yapmadım Çok değerli gördüğümüz bir yarayı kesin olarak kapatmak için yaptım Bildiğiniz üzere ben genel başkanlık vazifesine seçildikten sonra başörtüsünü üniversitelerde özgür bırakan yönetmelik düzenlemelerine itiraz etmedim Böylelikle katkı da vermiş oldum Kamuda da itiraz etmedim Oy hesabıyla da yapmadım Samimi fikrimi açıkladım ve ona uygun yasa teklifini verdim Teklifimizin de ardındayım
Fikret Bila Cumhurbaşkanı Erdoğan sizin yasa teklifinize karşılık, “anayasaya koyalım” teklifinde bulundu. Bu türlü bir karşı teklif bekliyor muydunuz? İktidarın anayasa kararı teklifi gelince haliniz ne olacak?
Kılıçdaroğlu Erdoğan bu hususta samimi değil. Yıllarca bayanın kılık-kıyafeti üzerinden siyaset yaptı, istismar, etti, oy topladı. Erdoğan, konuşmasında hem “ortada bir sorun yok, o sorun çözüldü, yasa yapmaya, anayasada düzenleme yapmaya gereksinim yok, diyor; hem gelin anayasaya koyalım diyor. Samimi değil. Madem ortada sorun yok niçin anayasaya koyalım diyorsun? Sorun varsa, niçin yok diyorsun? Kendisiyle çelişiyor, bu da samimi olmadığını gösteriyor. Alevi vatandaşlarımız da dahil getirecekleri metinde bir öteki plan yoksa, bizim hak ve özgürlük anlayışımıza uygunsa ona nazaran tavır alırız, değilse öteki tavır alırız. Önyargıyla bir şey söylemek istemem.
Fikret Bila Teklifinizin yasalaşması halinde kamuda çalışan bayanlar ortasından çarşafla gelip üzerine cübbesini giyip yargıç kürsüsüne çıkan yahut takke ve şalvarla gelip üzerine cübbe giyecekler olabileceği eleştirisi yapıldı. Bu tenkide ne diyorsunuz?
Kılıçdaroğlu Bunlar çok uç örnekler. Ciddiye alınacak seviyede bu çeşit teşebbüsler olacağını sanmıyorum.
Fikret Bila Bir öbür tenkit konusu, birtakım mesleklerde siyasi yahut dini simgelerin kullanılamayacağı konusu. Örneğin yargıçlıkta, savcılıkta, subaylıkta, polislikte türbanın olmaması gerektiği savunuluyor. Siz bu hususta bir sakınca görmüyor musunuz?
Kılıçdaroğlu Hayır. Bir sorun olacağını sanmıyorum. Yargıç hukukun gereğini yapıyorsa, hukukun üstünlüğüne nazaran gerçek karar veriyorsa başörtülü olmasının bir sakıncası olmaz. Öbür meslekler için de o denli; misyonunu hakkıyla yerine getiriyorsa, o vazifesi yapacak liyakate sahipse sorun yok, demektir.
İKİ TARAFTAN BAYANLAR İÇİN TEMİNAT SAĞLIYOR
Fikret Bila İktidarın “CHP gelirse başörtünüzü açtıracak. Türbanlıları işten atacak. Kazanımlarınızı kaybetmek istemiyorsanız AK Parti’ye oy verin” propagandası yapılacağı bu türlü bir yasa teklifi getirerek, bunu önlemek istediğiniz de söylendi. Teklifi yaparken bu türlü bir gaye güdüyor muydunuz?
Kılıçdaroğlu Elbette onu düşünerek yaptım. Kapalı kapılar ardında bunu söylemeye başlamışlardı. İşte CHP gelirse başınızı açmanız için sizi zorlayacak, kamudan atacak, kazanımlarınızı kaybedeceksiniz, diye konuşmaya başlamışlardı. Artık artık bu türlü istismar edecekleri, kara propaganda yapacakları bir imkan kalmadı ellerinde. İşte “endişeli muhafazakarlar var, bu propaganda onlar üzerinde tesirli oluyor” deniliyordu. Aksini söyleyenler de oldu. Asıl “endişeli çağdaşlar baskı altında, onlara kılık kıyafet baskısı yapılıyor, onlara teminat lazım” tenkitleri geldi. Evet. Bizim yasa teklifimiz hem kaygılı muhafazakarlar hem kaygılı çağdaşlar için garantidir. İki taraftan bayanlar için garanti sağlıyor.
Fikret Bila Yasa teklifini yapmanız bir öbür zamanlama açısından da eleştiriliyor. İran’da bayanlar başlarını açabilmek için canlarını veriyor. “Tam bu türlü bir ortamda CHP bayanların başını örtmesi için kanun teklifi getiriyor” eleştirisi yapılıyor. Bu tenkide ne diyorsunuz ? İranlı bayanların çabasını nasıl görüyorsunuz?
Kılıçdaroğlu Hemen söyleyelim İranlı bayanlar haklıdır. Bunda en ufak bir tereddütümüz yok. Haklı gayretlerini destekliyoruz. Bayan dünyanın her yerinde ne giyeceğine kendisi karar vermelidir. Şunu da vurgulamak gerekir ki Atatürk sayesinde Türkiye bu hususları 100 sene evvel aşmıştır. Türkiye bu hususta kıyaslanamayacak bir yerdedir.
