Şarkıcı Selda Bağcan Sabah muharriri Tuba Kalçık’a konuştu. Bağcan’ın açıklamaları dikkat çekti.
Sabah müellifi Tuba Kalçık’a konuşan Bağcan, şunları söyledi:
Sol-muhafazakarım” dediğiniz için siz de linç edilmiştiniz…
“Evet, sol çevrelerden bu tanımlamayı yaptığım vakit çok tenkit almıştım. Daima söylerim, Türkiye’de sol yani bizim mahallenin bir kısmı tutucudur. Ben gelenek ve göreneklerimizi koruyan biriyim. Hem müziğimle hem de özel hayatımda gelenekçi bir beşerim. İşten meskene, konuttan işe bir hayatım var. Hiçbir vakit şaşalı bir ömür usulüm olmadı. Sahnedeki kıyafetlerim çok ünlü modacılardan giyinmeme karşın açık saçık olmadı hiç. 1971’de birinci sahneye çıktığım vakit da kıyafetlerim kapalıydı. Bizim devrimizde kimse açık giyinmezdi. Göbeği açık kıyafetler giyen birini hiç hatırlamıyorum mesela. Bir tek dansözlerin göbeği açık olurdu. Sahnede göbeği açık giyinmek bize Batı’dan geldi.”
MÜZİĞİ BIRAKMAYI DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ
“Ajda Pekkan ile tıpkı nesiliz. O devirden ikimiz kaldık sahneye çıkan. Ajda ne vakit müziği bırakırsa, ben de o vakit bırakacağım. Hatta ona sesleniyorum; ‘Ajda ne olur müziği bırak ki, ben de bırakayım.’ O bırakmadan, ben de bırakamayacağım.”
Linç kültüründen bahsettiniz. Siz ülkedeki toplumsal tansiyona dair neler söylemek istersiniz?
“Kutuplaşma ülkemize büyük ziyan veriyor. Ben her lisandan müzik söyleyen bir sanatçı olarak, bu tansiyona son vermemiz gerektiğini düşünüyorum. Siyasetteki tansiyon topluma da yansıyor. Siyasetteki tansiyon azalırsa, topluma da yansır bu durum. Ülkece artık kutuplaşmaya son verip, kucaklaşmamız gerekiyor. Türkiye’nin geleceği için bu gerekli.”
ÇOCUK SAHİBİ OLMADIĞINIZ İÇİN PİŞMANLIĞINIZ VAR MI
“Evet var. Keşke bir çocuğum olsaydı diyorum. Çocuk sahibi olmayı kim istemez ki? Fakat olmadı işte. Kısmet değilmiş. Benim beğendiklerim beni beğenmedi. Beni beğenenleri de ben beğenmedim. O yüzden de evlenemedim.”
