TSK’dan “irticai faaliyetler” nedeniyle atılan askerlerin öncülüğünde kurulan SADAT (Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.) kurucularından Gürcan Onat, tutuklu bulunduğu Sincan F Tipi cezaevinde 85 yaşında hayatını kaybeden emekli korgeneral Vural Avar’la ilgili bir yazı yazdı.
Adaleti Savunanlar Derneği’nin sitesinde yayınlanan yazıda “Yıllar zulümleri yok eder mi” başlığı atan Gürcan Onat şunları kaydetti:
“Güç elinde iken her türlü zulmü yap, binbir rezillik içerisinde halkı perişan et, sonra yaşlanınca bu zulümler buhar olup uçsun; oh ne ala memleket…
28 Şubat’ın anlı ulu paşalarından olup, mahkemede hatalı bulunarak, rütbeleri sökülen erlerden birisi tutuklu bulunduğu zindanda ölmüş. Başkaları ölecekleri günü bekliyorlar…
İsmi gerekmez, bizim için şahsiyetleri değil yaptıkları işler değerli, zira…
Kendisini tanımam, tıpkı kuvvette misyon yaptığımız halde hiç karşılaşmadık.
O, korgeneral rütbesine kadar yükselmiş; ben ise binbaşı iken emekli olmak zorunda kaldım.
O, artık er olarak terki dünya eyledi; ben ise binbaşı emeklisi olarak hayatıma devam ediyorum.
Hakkımı helal etmiyorum!
Sadece ben değil, binlerce 28 Şubat mağduru beşerler da haklarını helal etmiyorlar.
Bin yıl sürecek denilen 28 Şubat süreci, Rabbimin lütfu ihsanı ile 10 yıl bile sürmedi.
Tepetakla oluverdiler; o heybet ve kibirlerinden yanlarına yaklaşılamayan kâğıttan kaplanlar, mahkeme kapılarından içeri girerken süt dökmüş kediler üzereydiler…
Şimdi ise zindanda son nefeslerini verecekleri günlerini bekliyorlar. Birileri de vicdanlarımızla oynamaya yelteniyor. Çok yaşlanmışlar, hastalıkları varmış, dayanacak durumda değillermiş, falan filan… E, işte onu; cevizi kabuğu ile yutarken düşünecektin, demezler mi adama, her yediğin herzenin çıkışı da olacak, değil mi?
Biz, o yıllarda, daima ahireti düşünerek teskin ve teselli olmaya çalışıyorduk. İman, ne büyük bir nimetmiş, meğer! Bu zavallılar, iman nimetinden de mahrum oldukları için ne tövbe edebiliyorlar ne de ahirette kendilerini nelerin beklediğinin farkındalar…
Oysa, bilmiş olsalardı ki; bu hayat bir imtihan idi, asıl ebedi hayat öldükten sonra başlayacak, o zulümleri yaparlar mıydı sanki?
Bilemiyorum, lakin inandığım bir mevzu var ki; bu zalimlerin ahiret hayatlarının yanında şu an bulundukları hapishane, cennet bahçesi üzeredir.
Öyle çok ah aldılar ki, satırlara sığacak üzere değil.
O yıllarda yaptıkları zulümler arşı alaya ulaştı; o kadar ki, uğraşı ilahiye’ye dokundu…
Binlerce subay astsubay mesleklerinden edildi, damgalanarak sokağa atıldı. Binlerce kız öğrenci okullarına alınmadı. Psikopat manyaklar tarafından ikna odalarında, öğrencilerin ruhi istikrarları bozulmaya çalışıldı. Bayan memurların başörtüleri çıkarttırıldı… Salyaları akan, kuduz köpekler üzere hırlayarak saldırdılar, Müslümanların üzerine… İktisat çok hoş giderken hükümeti alaşağı ettiler; memleketi milyarlarca lira ziyana soktular. Tüyü bitmemiş yetimlerin hakları var bu zalimlerin üzerinde…
Brifing yiyen, güya yargı ve medya mensupları hala zihnimizde duruyor. Hepimizin bildiği medyada yer alan, o fotoğraflar hala gözlerimizin önünde, hiç birisi hafızamızdan silinmedi.
Silinmeyecek!
Çünkü yara kabuk bağlamadı. Çünkü, hala, gasp edilmiş olan haklar iade edilmedi.
Zalimlerin bir kısmı yakalandı, zindanlara tıkıldı lakin mazlumların yaraları tedavi edilmedi.
FETÖ’nün mağdur ettikleri, eski misyonlarına iade edildi. Rütbeleri verildi. Lakin, 28 Şubat BÇG çetecilerinin mağdur ettikleri misyonlarına iade edilmedi, rütbeleri de verilmedi, tazminatları da verilmedi.
O, aşağılık zalimler orduevlerinde baş çekip, kahkahalar atarken, memleketin asıl sahibi olan Anadolu’nun temiz evladı YAŞ’zede astsubayım pazarda bazlama satarak meskende aç bekleyen yavrucuklarına yiyecek götürme kaygısındaydı.
Unutmadık, unutmayacağız.
Geçen yıllar zalimlerin işledikleri zulümleri yok etmedi ve etmeyecek.
Hepinizin o zindanda son nefeslerinizi verip, inanmadığınız ahiret seyahatine çıkışınızı ibretle izleyeceğiz ve lakin asıl ahirette, mahkemeyi kübra’da sizden, nasıl haklarımızı alacağımızı, işte asıl orada göreceksiniz.
Ey, BÇG çetecileri ve yardakçıları…”
Odatv.com