Avukat Aykanat Kaçmaz’ın 2 Şubat’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a cezaevinde mevte terk edilen emekli korgeneral Vural Avar’ın sıhhat durumuyla ilgili mektup yazdığı ortaya çıktı.
Aykanat Kaçmaz’ın mektubu şöyle:
“Sayın Cumhurbaşkanım.
Ben kamuoyunda 28 Şubat davası olarak isimlendirilen davada birden fazla hükümlü ya da sanık avukatlarından birisiyim.
Ankara Sincan F Tipi Cezaevinde bu davada ceza almış müvekkillerimi rutin biçimde ziyaret ediyorum.
01.02.2022 tarihinde, kendi müvekkillerimi ziyarete giderken, benim müvekkilim olmayan, bu davada müebbet mahpus cezasının infazı yapılan Vural Avar isimli hükümlüyü ziyaret ederek selamlarımı götürmemi eski bir meslektaşı istedi.
Kendisini hiç ziyaret etmemiştim, benim müvekkilim de değildir lakin, dava ile ilgili bir küçük sorum da olacağından kabul ettim.
Avukat Aykanat Kaçmaz
“KENDİMİ TANITTIĞIM HALDE DE TANIMADI”
Birden fazla kişinin müvekkili olduğumu söylemiştim, aslında en çok müvekkile sahip olanlardan ve duruşmalarda da bu yüzden mecburilik olarak daha fazla göz önünde olan bir avukatım. Lakin Vural Avar beni tanımadı ve neden geldiğimi de anlamadı. Kendimi tanıttığım halde de tanımadı. Vakit içinde unuttuğunu düşünmüştüm fakat, kendisini yıllardır tanıyan ve birlikte vazife yaptıkları eski meslektaşını da hatırlamayınca (hatırlamış üzere yaptığı, durumu kurtarmaya çalıştığı çok belirli oluyordu) akıl sıhhatinin bu duruma geldiğini anladım.
Dava ile ilgili sorduğum sorulara da hatırlamadığından yanıt veremediği üzere kontağı olmayan ayrıca mevzulardan bahsetti.
Bir yakınım da bu durumda olduğundan (annem) durumunu anlamakta zorlanmadım.
Vural Avar’ın beyin-akıl sıhhati harika ölçüde bozulmuş durumdadır. İçinde bulunduğu durumu, geçmiş yaşadıklarını anlayacak, vakit, yer ve kişi olgusunu kavrayacak durumda artık değildir.
Sayın Cumhurbaşkanım, bu davaya olan yaklaşımlarınızı, dava sanıklarının ceza alması gerektiğine dair etaplardaki siz ve yakın etrafınızın yaklaşımlarınızı biliyorum. Bu tartışmalar hukuk önünde kıymetlendirilir ve adalet yerine getirilir.
“CEZALANDIRMA HEDEFİNİ ANLAYACAK DÜZEYDE DEĞİL”
Ancak Vural Avar’ın durumu hukuksal haklılık haksızlık tartışmasının önünde, artık hayatının son devirlerini yaşayan bir kişinin, hangi hareketinin sonucu olarak cezaevinde olduğu ve infaz maksadıyla orada tutulduğunu kavrayacak, yani cezalandırılma emelinin ne olduğunu anlayacak düzeyde değildir.
Tıp biliminin konusu olmakla birlikte bu mevzuda teşebbüsünüzün olması gerektiğine, Anayasanın 104/16ncı unsurundaki yetkinizi kullanmanız gerektiğine inanıyorum.
Ailesinin ya da avukatının bu müracaatımdan haberleri bulunmamaktadır. Bu müracaatımı yalnızca vicdani sorumlulukla, bir vatandaş olarak yapıyorum ve ismimin zımnî tutulmasını istiyorum.
Artık cezaevinde kalmasının kendisini ıslah etmesi imkanı olmadığı, cezaevinde kalmasının sebep ve sonuçlarını kavrayamayacak halde olan Vural Avar’ın tarafınızdan affedilmesini değerlendirmenizi talep ediyorum. Hürmetlerimle.”
