Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesi, akademisyen Necip Hablemitoğlu cinayetine ait davanın terör hatalarına bakmakla misyonlu mahkemede görülmesi kararına savcılıkça yapılan itirazı reddetti. Buna nazaran evrak terör mahkemesine gönderilecek ve sanıklar burada yargılanacak.
LEGAL GÖRÜNÜMLÜ YASA DIŞI ÖRGÜT
Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesi belgenin terör mahkemesinde görülmesi gerektiği tarafındaki kararının münasebetinde FETÖ’nün cinayetin işlendiği devirde yasal görünümlü bir yasa dışı örgüt olduğunun altını çizdi.
Öte yandan kararda Necip Hablemitoğlu’nun televizyon programlarında söylediği kelamlardan ve “Köstebek” isimli kitap çalışmasından örgütün rahatsız olduğu vurgulandı.
“FETULLAH GÜLEN’İN FETÖ’NÜN MAKSADINI BİLMEMESİ MÜMKÜN DEĞİL”
Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesi kararında Necip Hablemitoğlu cinayeti şüphelileri ortasında yer alan iddianamenin 1 numaralı sanığı Fetullah Gülen’in FETÖ/PDY kurucusu ve önderi olduğu, 2 numaralı sanık Mustafa Özcan’ın FETÖ/PDY terör örgütünün kelamda Türkiye imamı olduğu tabir edildi.
Bu sanıkların FETÖ’nün son emelini bilmemelerinin mümkün olmadığı belirtildi.
“TERÖR EYLEMİDİR”
Mahkeme kararını Odatv’ye pahalandıran Avukat Hasan Gürbüz mahkemenin kararını şöyle yorumladı:
“Bu karar kesin karardır. Artık itiraz edilemez. Dava terör mahkemesinde görülecek. Mahkeme de ‘FETÖ’nün terör hareketidir, terör mahkemesi bakmalıdır’ demiş”
SAVCIDA FETÖ İZİ
Odatv Genel Yayın Direktörü Toygun Atilla cinayetin FETÖ’nün emel ve talimatları doğrultusunda işlendiğini münasebet göstererek davanın “terör” mahkemelerinde yapılmasını isteyen Ankara 36.Ağır Ceza Mahkemesi’nin “görevsizlik” kararına itiraz eden savcı Mehmet Erol’un 15 Temmuz sonrası FETÖ’den tutuklandığını yazmıştı.
İLGİLİ YAZI: Hablemitoğlu iddianamesindeki tuhaflıklar bitmiyor… Savcıda FETÖ izi
Toygun Atillla’nın 28 Kasım tarihli “Hablemitoğlu iddianamesindeki tuhaflıklar bitmiyor… Savcıda FETÖ izi” başlıklı yazısı şöyle:
“FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’dan sonra terör örgütü olduğunu, Necip Hablemitoğlu cinayetindeki şüphelilerin 2002’de FETÖ’nün terör örgütü olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını öne süren Ankara Cumhuriyet savcısı Mehmet Erol’un, FETÖ üyesi olduğu münasebeti ile bir yıl tutuklu kaldığı ortaya çıktı. Geçen Haziran ayında Danıştay kararı ile misyona iade edilen savcı Mehmet Erol, cinayetin FETÖ’nün hedef ve talimatları doğrultusunda işlendiğini münasebet göstererek davanın “terör” mahkemelerinde yapılmasını isteyen Ankara 36.Ağır Ceza Mahkemesi’nin “görevsizlik” kararına itiraz etmişti.
YARGILAMAYI TERÖR MAHKEMELERİ YAPSIN
Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesi, “görevsizlik kararı” vererek Necip Hablemitoğlu davasının terör mahkemeleri tarafından sürdürülmesini istedi.
Bu kararının münasebetinde ise, hazırlanan iddianamenin “1” numaralı sanığının örgütün kurucusu ve elebaşı Fetullah Gülen, “2” numaralı sanığının ise örgütün iki numaralı ismi ve Türkiye imamı Mustafa Özcan olduğuna vurgu yaptı.
Mahkeme misyonsuzluk kararının münasebetinde, cinayetin, FETÖ/PDY yapısının çatı örgüt niteliğinde olduğunu, Necip Hablemitoğlu’nun öldürülmesinin FETÖ/PDY örgütü faaliyetleri ve gayeleri doğrultusunda azmettirmeleri sonucu gerçekleştirildiğinin altını çizdi.
Mahkeme, sanıklardan Levent Göktaş ve takımının, FETÖ/PDY ismine hareket ederek cinayetin “yüklenici örgütü” pozisyonunda olduklarını tabir etti.
Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesi bu münasebetlerle, şüphelilerin terör mahkemelerinde yargılanmalarını istedi.
SAVCI: “HABLEMİTOĞLU CİNAYETİ TERÖR KAPSAMINDA DEĞİL”
İşte ne olduysa bu karardan sonra oldu.
Ankara Cumhuriyet savcılarından Mehmet Erol bu karara jet süratiyle itiraz etti.
İtirazda, düzenlenen iddianamede FETÖ/PDY terör örgütünün, adam öldürme aksiyonunu gerçekleştirmek maksadıyla kurulan organize bir hata örgütünün azmettirilmesi formunda bir anlatımına yer verilmediğini öne sürüldü.
Savcı Mehmet Erol, cinayetin 2002’de işlendiğini, FETÖ’nün ise 15 Temmuz 2016’dan sonra terör örgütü kapsamına alındığının altını çizdi. Buna nazaran, Mustafa Levent Göktaş ve öteki şüphelilerin bu tarihte FETÖ’nün terör örgütü olduğunu bilmeleri ve FETÖ yöneticileri hata işlemek hedefi ile bir ortaya gelmeleri beklenemez bir durumdu. Bu durumda da Necip Hablemitoğlu cinayeti davasına ağır ceza mahkemesi bakmalıydı. Savcı Mehmet Erol’a nazaran Necip Hablemitoğlu cinayeti “terör suçu” kapsamında değildi.
HRANT DİNK VE KPSS DETAYI
Mahkeme ile savcılık ortasındaki “terör” krizini dün bu sütunlarda irdelemiştik.
Şöyle ki,
2007’de öldürülen gazeteci Hrant Dink yargılaması “terör” kapsamında yapılmıştı, yazmıştık. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi 26 Mart 2021’deki kararında, cinayetin FETÖ’nün talimatları, gaye ve mefkurelerine uygun olarak sanıkların iştirakiyle işlendiğine karar vermişti.
Yani,
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Hrant Dink cinayetinin işlendiği 2007’de FETÖ’nün “henüz terör örgütü olmadığı” tarafında bir bakış açısı geliştirmedi. 2007’deki cinayetin gerisinde FETÖ’nün olduğunu ortaya koydu.
Keza,
2010-2012 KPSS yolsuzlukları davaları da FETÖ kapsamında “örgütsel eylem” olarak değerlendirilmişti.
SAVCININ İTİRAZI FETÖ’NÜN EMELİNE UYGUN
Yargı topluluğunda FETÖ konusunda uzman birçok kişi ile Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesi’ni ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nı karşı karşıya getiren bu kararı konuştuğumda ortak kanaat, “Necip Hablemitoğlu’nun öldürülmesinde terör örgütü faaliyetinin olmadığını savunmak, Yargıtay ve yargı uygulamalarına alışılmamış olduğu üzere FETÖ’nün de hedefine uygun bir harekettir” halinde olmuştu.
FETÖ GAYRETİNE ZİYAN VERİR
Necip Hablemitoğlu’nun dostlarından avukat Hasan Gürbüz de, “Savcılığın misyonsuzluk kararına itirazındaki değerlendirmeler hukuken gerçek olmamaları bir yana FETÖ ile çabaya ziyan verebilecek niteliktedir” demişti.
O SAVCI FETÖ’DEN TUTUKLANMIŞ
İşte bu kararı ve Necip Hablemitoğlu evrakını araştırırken karşıma değişik bir “FETÖ tesadüfü” çıktı.
Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Necip Hablemitoğlu davası “terör mahkemelerinde görülmelidir” kararına itiraz eden savcı Mehmet Erol, FETÖ üyesi olduğu münasebeti ile bir yıl cezaevinde tutuklu kalmıştı.
DANIŞTAY KARARI İLE MESLEĞE GERİ DÖNDÜ
O tarihte Yargıtay Başsavcılığında vazife yapan savcı Mehmet Erol, 8 Ekim 2016’da tutuklandı. 5 Mayıs 2017’de tahliye edildi. 667 sayılı KHK kapsamında savcılıktan ihraç edilen Mehmet Erol, Danıştay’ın vazifeye iade kararı ile 7 Haziran 2022’de mesleğe geri döndü.
Danıştay bu kararı temyiz etmesine karşın, yönetim mahkeme kararlarının katılaşma beklemeden uygulanması zorunluluğundan dolayı Mehmet Erol Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında misyona getirildi.
Halen duruşma savcısı olarak misyon yapan Mehmet Erol, Ankara 36 Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararına itiraz ederek gündeme geldi.
Necip Hablemitoğlu öldürülmeden evvel hayatını FETÖ gayretine vakfetmişti.
Ne acıdır ki, ülkenin kılcal damarlarına işlemiş FETÖ izi, bugünler de bile her yerde karşımıza çıkmaya devam ediyordu.”
