Anadolu Ajansı Giresun’un Bulancak ilçesinde, yaklaşık 700 yıllık olduğu bedellendirilen el yazması Tevrat’a el konulduğuna dair bir haber geçti.
Halbuki bu yıllardır geçersiz tarihi eser kaçakçılarının yıllardır oynadığı bir oyundu.
Önce kendilerini yakalattırıp, yapıtların düzmece çıkmasının akabinde özgür kalıyorlar. Daha sonra düzmece yapıtları gerçek üzere kandırdıkları alıcılara “700 yıllık Tevrat bulundu” haberlerini göstererek istedikleri paraya satıyorlar.
Gelin baştan anlatalım…
Yüzyıllar öncesinde çeşitli medeniyetlere mesken sahipliği yapan Anadolu topraklarında neredeyse her yıl binlerce yıllık altın yazma olduğu sav edilen Tevratlar bulunuyor.
Bununla birlikte kelam konusu altın olduğu argüman edilen Tevratların gerçek olmadığı her seferinde belirtiliyor.
Yetkili bireylerin bulunan Tevratların altın olmadığı belirtilirken medyadaki çeşitli kuruluşlar kelamda altın Tevratları haberleştirerek gündeme taşıyor. Kaçakçılar ise medyanın, gerçek olmayan Tevratları, gündem yaratma emeliyle kullanmasını fırsat bilerek kelam konusu durumu kendi lehlerine çeviriyor.
Altın olarak bulunduğu söylenen Tevratların birçoklarının kısa sayfalardan oluştuğunu gören kaçakçılar, dini kitabın yalnızca 20 sayfalık bir kısmını ele alarak uydurma altın bir Tevrat hazırlamaya başlıyor. Bununla birlikte kaçakçılar Tevrat’ın binlerce yıla ilişkin olduğunu göstermek için ise bilhassa ceylan derisi üzerine çiziktirerek elle hazırladıkları Tevrat’a bir altın yazma manzarası veriyor.
Kaçakçılar elleriyle hazırladıkları “Altın yazmalı Tevrat’ı” daha sonra kendileri belirledikleri bir fiyat doğrultusunda alıcılara ulaştırmaya çalışsa da kelam konusu şahıslar bir müddet sonra yapılan operasyonlarla yakayı ele veriyor.
Binlerce yıllık ve milyonlarca dolar bedelinde Tevratların yakalandığını duyan basın mensupları ise hakikaten bir tarihi eser/Tevrat yakalanmış üzere operasyonu ve ele geçirilen uydurma tarihi yapıtları ana haber bültenlerine taşıyor. Bu noktada uydurma tarihi eserler kamuoyuna açılarak aslında tam da kaçakçıların yapmak istediği hareket emeline ulaşıyor. Birçok medya kuruluşu geçersiz tarihi yapıtları “Milyonluk tarihi eser” “Binlerce yıllık Tevrat” üzere tabirlerle vatandaşa servis ediyor.
Öte yandan belirtilen tarihi yapıtların aslında uydurma olduğunun ortaya çıkmasıyla birlikte operasyonla yakalanan bireyler “tarihi eser kaçakçılığı yapmak” ile suçlanamadığı için özgür bırakılıyor.
Fakat medya, tarihi yapıtların ele geçirildiği haberini verirken ek olarak ele geçirilen yapıtların geçersiz olduğunu ve operasyon ile yakalanan bireylerin hür bırakıldığını aktarmıyor.
Bu durumda ise dolandırıcılar haklarında çıkan tarihi eser haberlerini kendi lehlerine olarak kullanabilir duruma geliyor.
Bu nedenle her yıl yüzlerce “Tarihi Tevrat’ı satmak isterken yakalandı” “Kaçakçılar tarihi Tevratla yakalandı” “Tevrat’ı milyon dolara satarken yakalandı” üzere haberler medyada servis ediliyor.
Aslına bakacak olursak medyada bu üslup haberlerin çıkmasını yeniden medya kendi kendine neden oluyor.
